28 Nisan 2015 Salı
22 Nisan 2015 Çarşamba
ses
kendime ait bir hikaye anlattım merakla bakan iki kocaman göz bebeğine...
bana en mutlu olduğum anı sordu...
önce biraz bakındım; biraz aşağı biraz yukarı biraz yemyeşil uzanan çimlere...
sonra dedim ki buldum sanırım birini; anlatabilirim...
biraz daha düşündüm kararsızlıkla...
aşkla yürüdüğüm sahili mi anlatayım; yalnızlığıma büründüğüm dağları mı?
sonra dağlara karar kıldım...
çünkü eşsizdi; çünkü orada sadece ben vardım; çünkü buluıtlar en içimden geçiyordu; çünkü gün doğumlarını keçilerle; gökyüzündeki kartallarla; şaşkınlıktan bakakalırken manzaraya paşa çayına dönen yudumlarla anımsıyordum o bir kaç anı...
dinledi beni... elinde kırmızı kalemi bir kaç not aldı... göz bebeklerimin en içine baktı; göz bebeklerinin en içine daldım...
sonra gayipten bir ses duydum... paylaşmak ve özgürlükten bahsediyordu ses... beni bana anlatan bir masal gibi geçti içimden... tıpkı henüz doğmamış kızımın adı gibi öyküydüm kendi yaşamını uzaktan bir yabancı gibi dinleyen...
aşkla; ışıkla,
burçak
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)
Tarihlerin de bir önemi yok aslında zamanın da… Evvel zaman içinde kalbur saman içinde insanlar öncelikle duvarlara yazarak kendilerini anl...
-
Ayakların sonbahar yapraklarının sesiyle kendince dans eder; Uzaktaki parkta bir bebek fısıldar annesinin kulağına; Gün doğar; ve h...
-
Sonu başa; başı sona bağlamayacaksın belki de; Aralık kalacak hep kapı; Giden kendiliğinden, gelen kendiliğinden; Senin damağında ke...
-
Canım Kızım, Yarın anneler günü. Bazı annelerin ilk kez kutlayacağı, bazılarının yalnız kalacağı, bazılarının yıllardır kutlamaya alışt...